Renault 21 Concorde - Test Merkezi Haberleri

Testimizi dönemin anlatımıyla aktarıyoruz.

" Bundan bir sürü önce, Fransız-İngiliz ortak yapımı olan Concorde uçağı sivil havacılıkta büyük bir devrim yaratmış, bunun sonucu olarak da, Amerika ve Avrupa kıtaları supersonic hıza sahip olan bu uçakla, birbirine biraz daha yaklaşmıştı. Lüks iç tasarımı ve güçlü motorları ile çağın uçağı olan Concorde'un yüksek teknolojisinin büyüsünde kalınarak yapılan bir yolculuğun anıları ise, yıllar sonra, yine aynı adı taşıyan ve Renault 21'in lüks modeli olan bir Concorde'un , test için dergimize gelmesiyle yeniden canlandı.

Dikkat çekici dizaynı, güçlü motoru ve konforlu iç hacmiyle Concorde, göklerdeki adaşından hiç de farklı değil.

Renault 21 Concorde, düz hatlara ve ferah bir iç tasarıma sahip. Yüksek süratlerde dahi, stabilitesi bozulmadan yol alabiliyor. Yolculara kesinlikle, hızını hissettirmeyen Concorde, aerodinamik yapısından dolayı rüzgar sesinden de arınmış. Yüksek süratlerde gücünü 2000 cm3'lük enjeksiyonlu motorundan alıyor. Her devirde gayet canlı bir performans sergileyen bu motor, Renault'un kalbi durumunda.

Concorde'un kontak anahtarı uzaktan kumandalı. Kapıları açıp kapayan bu anahtar, konforun ilk basamağı olarak kabul edilebilir. Merkezi kilit sistemi ise, Concorde'un standart özelliklerinden biri. Otomobilin ön panosunda bulunan düğme, otomobilin kapılarını , içerden kilitleyip, açabiliyor.

Concorde'un dış tasarımında, dikkati çeken ilk şey, otomobilin silueti. İç tasarımına gelince; cömertçe beslenmiş olan bu koltuklar oldukça kalın, rahat ve insanın belini adeta kenarlarından da kavrıyor.

Sessiz olması, gerek uzun, gerekse kısa mesafelerde kullananları yormaması, avantaj hanesinde yer alıyor. Otomobilin yerden yüksekliği ise, ideal bir boyutta.

Performans

Renault 21 Concorde'un 1995 cm3 hacimli motoru 4 silindirli ve 4 zamanlı. Bu güçlü motor 5500 devir/dakikada 115 beygir'lik bir kuvvet sergiliyor. Maksimum tork ise 17.1 mkg.(DIN) ve 4500 devir/dakika.

Güçlü ve sessiz motor, Concorde'u adeta uçurmakta. Otomobil, düz yolda rüzgarı bıçak gibi kesercesine yol alıyor. Hız duygusu ise, 120 kilometreden sonra başlıyor. Bu limite kadar, hızlı gidildiğini anlamak, hakikaten çok zor. Öte yandan, 5 ileri vitesin çok rahat çalıştığı, ancak vites aralık uzantılarının, kısa olduğu söylenebilir.

1170 kilogram ağırlığındaki Concorde'un 0-100 kilometre akselerasyonu 13.2 saniye olarak saptandı. 400 metre trak testi sonucu da, yine 18.60 saniye olarak ölçüldü. Bir kilometrelik parkur testi ise, 34 saniye civarında.

Daha çok, düz yollardaki pürüzsüz akselerasyonu ve yüksek sürat performansı etkileyici. Concorde'un arkada bulunan balans kanadı, aracın arkasının 100 kilometre hızla giderken stabil olarak kalmasına yardım ederek, dinamik bir görünüş sergilemesini sağlıyor. Motor yapısı oldukça iyi ve yine motorun her yönüne ulaşmak çok kolay. Bilhassa uzun yolda verdiği performans ve rahatlık Concorde'un ne denli başarılı bir otomobil olduğunu, en müşkülpesent kullanıcıya bile kanıtlıyor. Son sürat testlerinde elde ettiğimiz sonuç ise, 200 kilometre. Bu sürate erişirken, hiçbir güçlük çekmeyen Concorde'un, adeta rüzgardan bağımsız olarak ilerlemesi hayli büyüleyici.

Yol Tutuş

Güçlü bir motor ve aerodinamik yapıdan sonra, sıra yol tutuşta.

Test sonrası birbirimizden ayrılmak istemediğimiz Concorde ile pürüzsüz asfalt yollardan doğaya açılan patikalara kadar yaklaşık, 1000 kilometre yol yaptık.

Her fırsatta belirttiğimiz gibi, otomobillerin yol tutuşu birçok faktöre bağlıdır. Sahip olduğu süspansiyon sistemleri, otomobilin yere yakınlığı veya uzaklığı, ağırlık dağılımı, ağırlık merkezinin bulunduğu nokta motorunun önden veya arkadan çekişli olması, aerodinamik yapısı, otomobilin boyu, iki lastik arası genişliği, lastikleri, bir aracın viraj geometrisini ve yol tutuşunu etkileyen nedenlerden sadece birkaçıdır. Otomobil dizaynının belki de en karmaşık bölümü olan bu kısım, uzun hesaplar, ufak, daha sonra da büyük mikyaslı modellerin üzerinde denenerek ortaya çıkar. Renault 21 Concorde, bu oranların çok dikkatli olarak hesaplandığı bir otomobil. Aerodinamik yapısının içindeki güç merkezinin 115 beygir olması yol tutuşunu tabii ki, etkiliyor. Hızlı bir otomobilin yol tutuşu ile güçsüz bir otomobilin yol tutuşu aynı olmayacaktır. Concorde ile seri "S" virajların bulunduğu asfalt parkurda testimizi gerçekleştirirken, otomobilin maksimum limitlerine kadar yaklaştık. Virajlardaki güzel yol tutuş ve viraj sonrası, baş taraf, hafif fakat kontrollü ve düz bir doğrultuda hareketlenmesine rağmen, otomobil her zaman için kontrol altındaydı ve komutlara uyan cevaplar verdi. Süspansiyon sisteminin her türlü yol şartında gösterdiği performans, oldukça tatminkar. Ön tekerleklere ait olan süspansiyon sistemi McPherson tipi ve buna helezon yaylar, hidrolik ve teleskopik amortisörler ile destek verilmiş.

Arka tekerleklerin süspansiyon sistemi ise, bağımsız olarak düzenlenmiş ve bu sistem 4 adet torsiyon çubuğu ile desteklenmiş.

Kullanım

Geniş,rahat ve yandan beli kavrayan koltuklar, yukarı aşağı ve öne arkaya doğru ayarlanabiliyor. Bel takviyesi, uzun süreli kullanımda büyük bir rahatlık. Deri kaplı ufak direksiyonun kullanımı da, çok elverişli. Direksiyonun yükseklik ayarı ile istenilen kullanım açısını bularak kendinize ideal kullanma şeklini seçebilirsiniz.

Renault 21 Concorde'un en etkileyici yanı, kullanıcıya otomobil hakkında bilgileri, gelişmiş chip teknolojisi sayesinde aktarabilmesi. Concorde'daki bu minik bilgisayar, 7 ayrı fonksiyona sahip. Ön tabloda, göstergelerin ortasındaki perncereden otomobilin ortalama hızını, dışarıdaki ısıyı, ortalama yakıt tüketimini, araçta ne kadar yakıt kaldığını, kontağı çevirdikten sonra ne kadar yol kat edildiğini görebilir ve bu verileri, silecek kolunun üzerindeki bir düğme sayesinde harekete geçirebilirsiniz.

Concorde'un iç çizgileri düz ve uzun. Dış çizgilerin adeta devamı gibi. Ön tablo da, bu çizgilere sadık kalınarak yapılmış. Tablodaki tüm göstergeler rahatça okunabiliyor. Orta konsolda bulunan ısıtma ve soğutma sistemi ( Kalorifer ve Klima), otomatik termostat kontrolü. İstenilen ısı derecesine ayarlanan sistem, otomatik olarak görevini sürdürüyor. Koltuk içleri yine düz ve uzun hatlara sahip. Doğal olarak ergonomi yine ön plana çıkmış.

Concorde'un iki noktası daha iyi olabilirdi. Birincisi, torpido gözü çok ufak. İkincisi ise, arka kapı camlarına ait olan kontrol düğmeleri orta konsolun hemen arkasında yer alıyor. Neredeyse yere monte edilmiş olan bu düğmelerin burada bulunmasının amacı da, bir türlü anlaşılamıyor. Oysa, bu denli lüks, şık ve hoş bir otomobilde, arkada oturanlar için, bu düğmeler kapı içlerine yerleştirilebilir. Ön tarafta da, sadece şoför mahalline ait kapı içine, iki ayrı düğme daha ilave edilebilir.

Concorde'un arka koltukları istenildiğinde 1/3 ya da 2/3 oranında yatırılarak bagaj hacmi daha da genişletilebiliyor. Arka bagaj hacmi 490 dm3.

Otomobil, şehir içi kullanımda son derece rahat ve insanı hiç yormuyor. Önde ve arkada görüş açısı oldukça yeterli. Ölü nokta hemen hemen yok gibi. Ayna ayarları da, elektrikli olarak içerden yapılıyor.

Otomobilin iç ışıkları, yoğun bir düşüncenin ürünü olduğunu, her açıdan hissetiriyor. Harita lambası uzun yolculuklarda oldukça fonksiyonel ve otomobil kullananı rahatsız etmiyor.

Concorde'un ön yan ve arka spoiler'ları, çok ince çizgiler ile birbirine bağlandığından, gözü rahatsız etmeyen estetik öğeler haline geliyor.

Sonuç

Renault 21 Concorde, estetik, aerodinamik, hızlı, güvenli ve yeni teknolojiyi bünyesi içinde barındıran bir otomobil. Torpido gözü ve arka camların kumandası dışında, bize de adeta kendine bağladı.

Yazı: Cem Sever