"Toplam 20 seneye yakın asbaşkan ve başkan sorumluklarını taşımış bir insan olarak Türkiye'de sporun gidişatından memnun olmadığımı ifade etmem gerekir. Otomobil sporları fakir ruhlu yönetim anlayışı ile gerileme dönemine girdi. Bu federasyonun yönetiminin burada bulunması için kimlerin nasıl çalıştığı herkes tarafından bilinmektedir. Bu yönetimin kendileri bu makama getiren ekibi karşına alıp, üçünü şahıslara karşı küçük düşürme yöntemini kullanıyor olması kendileri için bir kazanç değil otomobil sporları için bir kayıptır. Bunu Sayın Satvet Çiftçi yazılarında kısmen ifade etmektedir. Bana şahsen yapılan yakışıksız hareket ve tutumları bir kenara bırakırsak, ki eski federasyon başkanına yapılmaması gereken çok önemli yanlışlardan bahsediyorum, bu spora çok emeği geçmiş önemli bir değer olan Metin Çeker'e yapılanları anlamak ve kabul etmek mümkün değil. Senelerini bu spora vermiş ve herkesin Metin abisi olan bu kişiyi küstürmek büyük yanlışlık ve sporumuz için kayıp. Yola çıkarken yanınıza aldığınız yoldaşınızı, bilgisi ve tecrübesini hiçe sayarak haksızlık yaparsanız, Satvet Çiftçi'nin dediği gibi "taslak federasyonun taslak başkanı" olarak adlandırılırsınız.

Federasyon Başkanı herkese eşit ve herkese aynı tutum içinde olmak zorundadır. Size oy veren veya vermeyen herkesle eşit mesafede olmanız gerekir. Şahsi kızgınlıklar ve kırgınlıklar ile bu sporu yönetmezsiniz. Yetkilerinize güvenerek, keyfe keder kararlar vererek camia içindeki dengeleri bozduğunuzda karşınıza farklı boyutta sorunlar çıkacaktır ve çıkmaktadır.

Bu görevi yerine getirirken bazı riskleri göz önüne almanız ve elinizi gerektiğinde taşın altına sokacak kadar yürekli olmanız gerekir. Aksi takdirde uluslararası organizasyonları yapamayacağınız gibi ulusal seviyede de başarısızlıklar birbiri ardına gelmeye başlar. Federasyon olarak İstanbul Park Pisti ve yeni yönetimi ile birlikte çalışılması lazımken gereksiz tartışmalar ile uluslararası organizasyonları gerçekleştiremezsiniz. 2013 takviminde Türkiye, Avrupa Kamyon Şampiyonası takvimindeydi ama ne oldu yapamıyoruz diyerek takvimden çıktık. Avrupa Ralli Şampiyonası takvimine girme imkanı varken bütçesel nedenleri bahane ederek takvime giremedik. Şimdi elimizde kala kala Avrupa Ralli Kupası'nın bir yarışı var. 45 senelik bu yarışımızı inşallah kaybetmeyiz. Bu yarışları Türkiye'ye getirmek kolay değil. Bu arada bu yönetimin kendi içinde uyumsuzlukları ve tutarsızlıkları da olduğuna bakılırsa bu şekilde ne kadar devam edeceklerini merak ediyorum doğrusu".