Kendi aracıyla yurt dışına nasıl çıkılacağını merak eden okurlarımız için, geçtiğimiz haftalarda, izlenecek yolu yazmıştık. Bu sefer de, yurt dışında kaza yapılması halinde, neler yapılabileceğini kaleme alıyoruz.
Öncelikle araçla Avrupa ülkelerine seyahat etmek için Yeşil Kart'a sahip olmak gerekiyor. Avrupa'da geçerli olan Yeşil Kart, Uluslararası Motorlu Taşıt Sigorta Belgesi anlamına geliyor. Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu'ndan temin edilen bu belge, yurt içindeki sigorta sisteminin aynısını, yurt dışına taşıyor. Yani kaza anında, karşı tarafa verilen hasarı karşılıyor. Tabii bunun için de, kaza yapılan ülkenin, Yeşil Kart Sistemi'ne üye olması gerekiyor. Yeşil Kart, aynı zamanda bazı kolaylıkları da beraberinde getiriyor. Örneğin; bir araç, başka bir ülkeye giriş yaptığında, o ülkenin kanunlarına uygun bir sigorta yaptırması gerekiyor.
Bu sigorta, ülkeye giriş yapmadan, sınırda halledebiliyor. Ama Yeşil Kart varsa, yeni bir sigorta poliçesi yaptırmaya gerek kalmıyor. Bir bakıma ülkeler arası dolaşım da kolaylaşıyor. Diğer yandan, yabancı ülke içerisindeki kaza anında, aracın sigortacısı ve sigorta teminatı kolayca tespit edilebiliyor. Böylece, kazada zarar gören tarafa daha hızlı bir şekilde ödeme yapılabiliyor. Her ülkenin kendine ait bir sigorta tazmin limiti bulunuyor. Yabancı aracın karıştığı kazada ödenen miktar da, bu ülkedeki Uluslararası Motorlu Taşıt Sigorta Belgesi konusunda görevli kurum tarafından karşılanıyor. Tazminatın ödenmesinin ardından bu kurum, aracı sigortalayan şirket ile irtibata geçiyor.
Yeşil Kart, tıpkı yurt içi sigortalama işlemlerinde olduğu gibi, sigorta şirketleri tarafından düzenleniyor. Ancak sigorta şirketlerinin Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosu'na üye olması gerekiyor. Çünkü ülkemizde Yeşil Kart konusunda yürütme işlemlerini bu büro üstleniyor. Yurt dışında kaza yapılması halindeyse, işleri en hızlı ve doğru şekilde halletmek için bazı noktalara dikkat etmek oldukça önem taşıyor.
Öncelikle, kazaya karışan araçların durumu bozulmadan fotoğraf ya da video kaydı yapmak önemli. Bu, tartışmalı hallerde olayın daha kolay değerlendirilmesini sağlayabilir. Ayrıca, kazanın gerçekleştiği yere polis geldiğinde, eğer ülkenin dili çok da iyi bilinmiyorsa, sakin davranmak ve az konuşmakta fayda var.
Diğer yandan, kusur kabulünde bulunmamak ve polis raporu ya da Avrupa Karşılıklı Beyanı'ndan başka bir şey imzalanmamalı. Avrupa tarafa ait kişisel ve araç bilgileri ile kazanın nasıl gerçekleştiği anlatılıyor. Bu hususta, beyanın bir kopyasını almak ve karşı tarafın da bilgilerinin tam olduğundan emin olmak önemli. Eğer olayın içine tutuklam varsa hızla ülkedeki Türkiye Konsolosluğu ve Büyükelçiliğiyle irtibata geçilmeli.
Özellikle yaz aylarında Türkiye'ye araçlarıyla giriş yapan gurbetçi vatandaşlar ve turistlerin, ülkemizde kazaya karışması halinde, yine Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu'na başvurmaları gerekiyor.