otohaber_logo
Haberler
Yağız Avcı
Yağız Avcı-Ersan Alkır, Parkur Racing ile birlikte 2009 Türkiye Ralli Şampiyonası’nı lider olarak tamamlayıp en genç şampiyon unvanını kazandılar.
Yağız Avcı



Türkiye Ralli Şampiyonası'nı büyük bir başarı ile kapattın. Sezonu genel olarak değerlendirebilir misiniz?


Sezon başlangıcını Avrupa Ralli Şampiyonası'na dahil olan Istanbul Rally ile yaptık. Çok süratli etapların olduğu bu yarışa Parkur Racing ile ilk testimizi yaparak hazırlandık ve herşey çok iyi gelişti. Evo9 ile toprak zeminde olan uyumumuz 2007 sezonunda da çok iyiydi ve aradan geçen bir sezondan sonra alışmakta güçlük çekmedik. Yarışta 5 yabancı ekip ve Türk pilotlardan da Burak Çukurova, Dağhan Ünlüdoğan, Güven Bostancı gibi bir çok iyi isimler vardı. Hızlı ve hatasız bir sürüş gerçekleştirdik yarış boyunca ve önümüzdeki 2 Super2000 otomobille yarış boyunca oldukça yakındık fakat yakalayamıyorduk. Yarışın sonlarına doğru ise Luca Betti şanssız bir kaza yapınca yarışı ikinci sırada en iyi Türk ekip olarak tamamladık. Yarış boyunca otomobilimizde hiçbir sıkıntı yaşamadık ve teknik ekibimiz de çok iyi bir iş çıkarttı. Sezon için çok iyi bir başlangıç oldu.

Ege Rallisi'ni nasıl geçirdiniz?

Önceki sezonla aynı etapları kapsadığından herkesin ezberi kuvvetliydi. Özellikle Burak Çukurova'nın Ege'nin asfalt zeminli etaplarında çok hızlı olacağını biliyorduk. Bizim de otomobilimizle asfalt tecrübemiz çok azdı ve çok iyi bir mücadele yaşadık. Yarış öncesi otomobilimiz yine en iyi şekilde hazırlandı ve bir problem çıkarmadı. Tempomuzu arttırarak son etaba Burak Çukurova'nın 7-8 saniye önünde girdik. Çukurova'nın spin attığını öğrendik etabın finişine geldiğimizde. Böylece Parkur Racing ile ikinci zaferimizi elde ederek, liderliğimizi pekiştirdik.

Seyirci etabında sıkıntı yaşadığınız İstanbul Rallisi'ni nasıl değerlendireceksiniz?


İlk etaba çok hızlı başladık ve bir zıplama noktasında otomobil biraz fazla havalanınca manifoldumuz ufak bir darbe aldı. Otomobilin gücünde biraz düşüş oldu. Daha sonraki etaplarda da elimizden geleni yapıp tempoyu mümkün olduğunca yüksek tutmaya çalıştık. Otomobile daha fazla hasar vermememiz gerekiyordu ve son lupta daha çok kollayarak kullandık. Rakiplerimiz de oldukça iyi performans sergilediler. Aldığımız puanlarla
takımlar ve pilotlardaki yerimiz daha da sağlamlaştırmış olduk.

Bursa'da da bir birincilik aldınız değil mi?

Bursa Rallisi'nin asfalt etapları oldukça hızlıydı. Geçen sezon bu yarışta henüz ilk etapta yarış dışı kalmıştık o yüzden etapları yarış temposunda geçme şansını elde edememiştik. Burak Çukurova'da geçen sezon ilk etapta yarışa veda etti ve bu yüzden bu yarışta ikimizde aslında ilk kez yarışıyor gibiydik. Bursa Rallisi ile birlikte rakiplerimiz arasına yerel pilot Tolga Çilingir ve Serhat Öztemir katıldılar Evo9 otomobilleriyle. Yarış
öncesi testimiz çok iyi geçti, fakat yarışa testte kullandığımız lastiklerden yetişmeyince farklı bir lastik kullanmak zorunda kaldık ve bu otomobilin karakterini etkilese de çabuk adapte olduk ve iyi bir başlangıç yaptık. İlk etaptan itibaren liderliği sürdürmeyi başardık ama rakiplerimizle aramız oldukça yakındı. 13 saniye gibi az bir zaman farkıyla yarışı birinci sırada tamamladık.

Bu yarışa dair bir eleştiriniz olacak mı?

Yarışta alınan güvenlik önlemlerinin yetersiz kalması yarışın hepimiz açısından olumsuz sonuçlanmasına neden olabilirdi.

Yıllar sonra Bolu'da yapılan Hitit Rallisi'nin sizin için önemi nasıldı?

Yeni etaplar hep istediğimiz birşey ve Bolu etapları da çok farklı ve zor bir karaktere sahipti. 2007 sezonunda Hitit Rallisi yine ilk kez yeni etaplara taşınmıştı ve o yarışta ilk genel klasman birinciliğimizi kazanmıştık. Bu sezonda da bu başarımızı tekrarlamak için başladık yarışa ve ilk etaptan itibaren yine hızlı ve hata yapmadan gitmeye çalıştık. Test yaptığımız etabın da kaygan ve benzer karakterli olması otomobilin ayarları açısından çok faydalı oldu ve yarışı baştan sona lider götürmeyi başardık. Şampiyonluğumuzu da garantilemiş olduk.

Şampiyon çıktığınız son yarışı nasıl geçirdiniz?

Sezonun son yarışı Kocaeli Rallisi ile birlikte resmi olarak pilotlar şampiyonluğumuzu ve takımlar birinciliğimizi kazanmış olduk fakat çok şanssız bir final oldu. Bu sezon yine geçen senenin etaplarını içeren ralli diğer toprak yarışlara göre daha yavaş ve virajlı bir karaktere sahipti. Etaplarda ıslak bölümlerin olması işi daha da zorlaştırıyordu. Cumartesi akşamı yapılan seyirci etabı ise oldukça iyi hazırlanmıştı. Seyirci sayısı ise iyi denilebilecek bir seviyedeydi. Puan stresi olmadığı için daha rahat bir yarış olcaktı belki ama yine de kazanmak istiyorduk. Bu yarışta Dağhan Ünlüdoğan bir kez daha aramıza katıldı ve bu aslında çok sevindirici çünkü ne kadar çok ekip olursa mücadele o kadar artıyor. Seyirci etabıyla birlikte iyi bir başlangıç yaparak ralliye lider başladık. Ertesi gün ise daha günün ilk etabında manifoldumuzun gevşemesiyle motor gücümüz düştü, motorun diğer bazı bölümlerine de hasar verdi ve istediğimiz zamanı yapamadık. Dağhan Ünlüdoğan'ın 9 saniye arkasında ikinciliğe yerleştik. Arada servis olması sorunu çözmemizi sağlayabilirdi ki büyük kısmı da çözüldü. Sorunu tam çözemediğimizden dolayı problem nüksetti ve uzun etapta çok fazla zaman kaybederek dokuzuncu sırada servise geldik. Bu serviste bütün parçalar yenilendi ve sorun kökten çözüldü. Normal servis süresinde çözülemediğinden dolayı zaman cezasıyla ayrıldık ama amacımız finiş görebilmekti. Sonraki etapta en iyi zamanı yaparak dördüncü sıraya yükseldik fakat bu sefer de toplama noktasında marş motorunda meydana gelen arıza nedeniyle otomobilimiz çalışmadı ve yarışı noktaladık.

Aracın ve takımınla olan uyumun bu başarıyı nasıl etkiledi?


Bu otomobille ilk kez 2007 sezonunda yarışmıştım ve çok iyi bir uyumumuz olmuştu. O sezon çok şanssızlıklar yaşasak da bu otomobille yarış kazanabileceğimize inanıyorduk. Kullanım stilime çok uygun olan bu otomobille tek parça olduğumu söyleyebilirim ki, bu pilotla otomobil arasında olması gereken en önemli öğe bence. Tabi takımımız Parkur Racing ve teknik ekibimiz B-Service, otomobili bütün yarışlarda kusursuz hazırladılar ve hiçbir sorun yaşamadık. Başarıya ulaşmak için de bu bütünlük şart sanırım. Pilot ve co-pilotun, takımın, mekanik ekibin ve otomobilin hazırlanmasının başarıdaki payları eşit bana göre. Zayıf halka olmaması gerekiyor… Takımımızın testlere verdiği önem de oldukça fazla. Bu sezon her ralli öncesinde test yapma şansımız oldu. Yarışlardan önce test yapmak, hem otomobilin ayarları, hem dayanıklılığı, hem de yarışa ısınma açısından çok önemli. Uzun olmasa bile her yarıştan önce test yapılması, başarıya ulaşmak için en önemli öğelerden biri...

Ersan'ın yurtdışına gideceği ve 2010 sezonunda birlikte olamayacağınız doğru mu?

Evet. Ersan bu sezon sonunda dil okulu için yurtdışına gidecek. Tabi ki benim için çok zor olacak, çünkü en başından beri Ersan'la yarışıyoruz ve uyumumuz çok iyiydi.

Yazı: Banu Hasırcıoğlu

Diğer Haberler

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.