ODD (Otomobil Distribütörleri Derneği)'nin ocak-aralık otomobil satış raporlarında 2011'den sonra karbon salınım değerlerinin de yer alması ve artık fuarlarda, otomobillerin tanıtım tablolarında karbon salınım değerlerinin de bulunması ülkemizde de bu konunun artık biraz da olsa ciddiye alındığını gösteriyor.
ODD (Otomobil Distribütörleri Derneği)'den alınan 2012 yılı otomobil satış raporlarına göre; 2011 yılı sonuna kadar yapılan otomobil satışları 593.519 iken 2012 yılı sonuna kadar yapılan otomobil satışları 556.280. Otomobil pazarının 2012 yılı ortalama emisyon değerleri incelendiğinde, en yüksek paya 202.118 adetle ve yüzde 36,3 oranla 120-140 gr/km arasında yer alan otomobiller sahip olmasına rağmen, bu rakam 2011 yılında 223.020'ydi. 100 gr/km'den daha az salınım yapan otomobillerin adet olarak satışı 2011 yılında 3.820, 2012 yılında da 18.635 olması ve aradaki yüzde 387,8'lik pay Türkiye'nin gittikçe çevreci bir kimliğe büründüğünün kanıtı gibi.
Editörün notu: Türkiye'nin daha çevreci olduğunun kanıtı olan bu haberde göz ardı edilen bir konu var. O da, aslında Türkiye'deki otomobil satışlarındaki dağılımın, emisyon değerlerine göre değil, motor hacmine göre vergilendirilmesinden kaynaklanması. Türkiye'nin en kısa zamanda emisyonlara dayalı bir vergi sistemine geçmesi gerekiyor. Aynen, başta Avrupa'da olan örnekleri gibi… Öte yandan motor hacmi rakiplerinden yüksek olsa da emisyon değerleri düşük olan modeller de bulunuyor. Bu değişiklikler olduğu takdirde, 1.6 lt'nin üzerindeki otomobillerin şansları, mevcut duruma göre daha avantajlı olacak ve Türk tüketicisi de motor hacmine göre karar vermek sıkıntısını yaşamayacaktır. ODD'nin açıkladığı yüzdelerdeki yıllar arasında da (2011-2012) özellikle motor hacimlerine göre yapılan vergi değişikliklerinin satışları etkilediği, yüksek motor hacimli araçların pazar payının artık toplam pazarda ancak yüzde 1'i oluşturduğunu da gözetmeliyiz.
