Porsche’nin ilk tamamen elektrikli otomobili Taycan ismi sadece dört kapılı coupe formda kalmadı. Artık farklı bir karoserde Cross Turismo kelimeleriyle de Taycan ismi birleşiyor. Porsche’nin ilk elektrikli otomobili Taycan, elektrikli Porsche olarak artık tek seçenek değil. Farklı bir karoser sahip olan Taycan Cross Turismo ve Sport Turismo ile de seçenekler genişlerken bizim konuğumuz Taycan Cross Turismo.
Taycan'a göre daha yüksek
Taycan Cross Turismo, Taycan’a göre zeminden daha yüksek yapısı, off-road tasarım elementleriyle daha geniş bir kullanım alanı sunarken tasarımda da farklılaşıyor. Porsche bu otomobili CUV (Cross Utility Vehicle) olarak tanımlıyor. Spor otomobil dinamizmiyle, geniş yükleme alanı ve konforlu yolcu alanlarıyla çok geniş bir amaca hitap etmesi üzerine tasarlanmış. Cross Turismo’ya direkt karşıdan bakıldığında ilk anda Taycan’dan ayırt etmesi zor görünüyor. Aynı sert ve modern yüze sahip. LED Matrix teknolojisi kullanılan farlarda dört nokta biçimindeki LED gündüz farı grubuyla da markanın karakteristik öğesi yansıtılmış. Biraz dikkatli bakıldığında tavan rayları olduğu fark ediliyor. Yanında ve arkasında asıl fark ortaya çıkıyor. Beş kapılı karoserde cam çerçevelerinin tıpkı Macan ve Cayenne olduğu gibi 911’den ilham alındığını görüyoruz. Tek parça gibi görünen stoplarda da diğer modellerde olduğu gibi Taycan Cross Turismo’da da markanın ışık imzasını görüyoruz.
Off-road donanım paketiyle gelen karoser üstündeki plastik koruma kaplamaları ile off-road imajı güçlendirilmiş. Standart olarak gelen yükseklik ayarlı adaptif süspansiyonlarla ile zeminden daha yüksek bir yapı sunuyor. Taycan’a göre 20 mm daha fazla zeminden yüksek olan Cross Turismo 146 mm’lik zeminden yüksekliği haricinde off-road paketiyle 10 mm daha da yükseltilebiliyor. Bu sayede bozuk zeminlerde, kar ve çamur kaplı yollarda da daha rahat şekilde ilerleyebiliyor. Arka camla birlikte açılan elektrikli bagaj kapağı arkasında 446 litrelik cömert ve kullanışlı bir alan bulunuyor. Buraya bir ailenin valizleri sığabileceği gibi, hobiler için kullanılacak ekipmanlara için de cömert bir alan bulunuyor. Bir başka eşya alanı da öndeki “motor kaputu” altındaki 84 litrelik bölüm.
Çift bagaj
Arka koltuklarda da üç kişi için bir yaşam alanı tasarlansa da aslında burada iki uzun boylu yetişkin rahat oturabilir. Yüksek tavan çizgisi sayesinde Cross Turismo, Taycan’a göre arka koltuklarına daha rahat ulaşım sağlıyor. Arkada 5,9 inçlik dokunmatik bir panele daha yer verilmiş. Ekran konusunda cömert olan Taycan Cross Turismo’nun ön konsolunda, 16,8 inçlik eğimli bir sürüş bilgi ekranı, 10,9 inçlik merkezi bilgi ekranı, 8,4 inçlik merkezi kumanda panel ekranı ve 10,9 inçlik ön yolcu ekranıyla kaplı. Genel olarak tüm ekran ve kontrol panellerinin fonksiyonellik ve ergonomiyi zirveye taşımayı başardığını söyleyebiliriz.
Ön koltuklarında ise bir spor otomobilinin kokpitinde olduğunuzu hissediyorsunuz. Taycan Cross Turismo, sportif tasarımı, ergonomik ve konforlu yaşam alanı haricinde teknolojisi de çok etkileyici. Taycan, 800 V voltaja sahip ilk seri üretim otomobil olarak tanıtılırken Taycan 4 Cross Truismo da aynı teknolojiye sahip. Bu yapının avantajı ile toplam ağırlığı azaltarak daha küçük kablo kesitleriyle daha iyi bir şarj alt yapısı kurulurken daha iyi bir sürüş performansı elde edilmiş.
Yüksek teknoloji ürünü konsol
Dört tekerlekten çekiş sağlayan, ön ve arkadaki birer elektrikli motoru ile 380 HP güç sunan Taycan 4 Cross Turismo, ani hızlanmalarda anlık olarak 476 HP güç üretiyor. Bunun da etkisiyle 5,1 saniyelik 0-100 km/s hızlanma sağlayabiliyor. Testte de 5,3 saniyelik veri elde edebildik. Taycan 4 Cross Turismo’nun genel olarak keskin ve akıcı bir hızlanma tecrübesi yaşattığını da söylemeliyiz.
Direksiyonu başında elektrikli otomobil yapaylığı değil, tam bir sürücü otomobili gibi hissettiren Taycan 4 Cross Turismo’nun sürücüyle iletişimi çok başarılı. Direksiyon yönlendirme hassasiyeti, netliği ve geri bildirimleri Porsche’den beklenildiği gibi çok net. Süspansiyon sistemi konfor odaklı yapısına rağmen konforu gözetiyor. Ağırlık merkezinin bataryalar sebebiyle aşağıda olması şaşırtıcı bir çeviklik de kazandırmış. Dört tekerlekten çekişin otomobilin torkunu verimli şekilde yola iletebilmesi sürüş güvenliği kadar sürüş keyfini de zirveye taşıyor.
En önemli konu olan sürüş menziline baktığımızda da etkileyici rakamlarla karşılaşıyoruz. Standart olarak gelen 83,7 kWh’lik Performans Plus bataryalarla 389 km ile 456 km arasında menzil iddiası şehir içinde enerji geri dönüşümü rejenerasyon sayesinde 541 kilometreye ulaşıyor. Hatta 200 km/s hızdan 0 km/s’ye frenleme yapıldığında 4 kilometrelik bir menzil kazanılabileceği bilgisi bu potansiyelin boyutunu ortaya çıkartıyor. Direksiyon üzerindeki kumanda ile reküperasyon seviyesi üç farklı kademede kişiselleştirilebiliyor. Standart olarak “Performance battery Plus” ile gelen otomobilin şarj sürelerine baktığımızda ise; 11 kW AC noktasında 0’dan yüzde 100’lük doluluğa 9 saatte, 22 kW AC’de 5 saatte ulaşabildiğini görüyoruz. 50 kW DC noktasında yüzde 5’ten 80’e 93 dakikada doldurulabilen bataryalar, maksimum şarj gücü verebilen DC’de 22,5 dakikada aynı doluluğa erişebiliyor. Yine maksimum güç çıkışı sunabilen bir DC şarj noktasında 5,25 dakikada 100 km menzillik şarj elde edilebiliyor. Bu tür bir istasyonda bataryaların 0’dan yüzde 100’e ulaşması için 270 dakika yeterli. Fabrika verilerine göre 28,1 kWh/100 km ortalama elektrik enerjisi tüketimi verilirken bizim testimizde elde ettiğimiz rakam 28,4 kWh/100 km. Sonuç olarak Taycan 4 Cross Turismo’da elektrikli bir spor otomobilden daha fazlasını, çok yönlü ve kabiliyetli bir otomobille karşılaştığımızı özetleyebiliriz.
Yazı: Koray Kodal
Fotoğraflar: Ersan Sezer