Ülkemizde kompakt sınıfın en çok satan modellerinin hangileri olduğu belli. Avrupalılar ile Honda Civic ve Toyota Corolla gibi Japon modeller satış sıralamasında açık farkla önde gidiyorlar. Bunun yanında diğer bazı modellerinse satış adetleri konusunda pek iddialı olamadıkları görülüyor. Biz onlara alternatif seçenekler diyoruz. Az satan ancak kemikleşmiş bir alıcı kitlesi bulunan bu otomobillere en iyi örneklerden biri Mitsubishi Lancer olarak gösterilebilir. Önceki nesli çok uygun fiyatlarla sunulmasına rağmen yine de alıcının yeteri kadar ilgisini çekemeyen bu otomobil, şimdi bir köpekbalığını andıran yepyeni görüntüsüyle yeniden vitrine çıktı. Bu sefer daha iddialı olduğuysa bir gerçek. Temsa şu ana kadar olan satış adetlerinden gayet memnun görünüyor. Peki Lancer alternatif bir model olmaya devam mı edecek yoksa bu sefer Civic ve Corolla gibi satış listelerinde üst sıralara mı oynayacak? Bu sorunun cevabı için yıl sonunu beklemeliyiz. Şu an bundan çok daha önemli bir soruyla karşı karşıyayız: Acaba Lancer, yeni neslinde Avrupalı ve Japon rakipleriyle baş edebilecek niteliklere kavuşabildi mi? Selefinden sadece 35 mm daha uzun bir karosere sahip olan yeni Lancer'ın görüntüsü fazlasıyla umut verici. Agresif bakışlara sahip olan otomobil önceki modelle hiçbir benzerliğe sahip değil. Mitsubishi'nin de söylediği gibi bizce de tam bir köpekbalığı gibi görünüyor. Aldığımız tepkiler standart bir Lancer'ın bile daha önce hiç çekmediği kadar fazla ilgi çekeceğini gösteriyor. Otomobilin karoserinde bazı tanıdık detaylar mevcut. Ön bölüm Volvo modellerini, arka bölümse bize biraz Alfa 159'u anımsatıyor. Ancak buna rağmen Lancer, daha keskin ve sert çizgileriyle tam bir Japon gibi görünüyor. Japon etkisi kabinde de devam ediyor. Lancer'ın ön konsolu sade bir görünüme sahip. Kolay anlaşılır kumandaların dizilimiyse oldukça ergonomik. Konsolun üst bölümünde gündüz farlar açıkken pek görünmeyen müzik sistemi ekranına yer verilmiş. Ortalama tüketim, anlık tüketim, ortalama hız gibi verilerin yansıdığı yol bilgisayarı ekranıysa, derin siperlikleri sayesinde sportif bir etki yaratan hız ve devir göstergelerinin tam ortasında yer alıyor. Lancer'ın kabinindeki kalite düzeyi maalesef dış görünüş kadar iddialı değil. Kullanılan sert plastik kaplamalar ve bu kaplamaların birleşme noktalarında açığa çıkan vasat işçilik, köpekbalığının kalite konusunda rekabete pek de hazır olmadığını ortaya koyuyor. Çünkü hem Avrupalılar hem de Civic ve Corolla gibi Japon rakipler kapılarının ardında daha kaliteli bir hava estiriyorlar. Bunun yanında Lancer'ın iç mekanı genişlik konusundaysa çok iyi bir tablo çiziyor. Mitsubishi'nin Sport Sedan olarak tanımladığı otomobil, bizi süsüpansiyon konforuyla oldukça şaşırttı.
Biz sportiflik amacıyla sert ayarlanmış ve biraz sarsıntılı bir yapı beklerken Lancer, darbe emme konusunda yetenekli sessiz süspansiyonlarla çıktı karşımıza. Sunulan tatminkar konfora rağmen yol tutuş konusunda da beklentileri karşılayan otomobil, ani yük değişimlerinde arkasını bırakmayı çok sevse de bu kaymaları kontrol altına almak çok zor olmuyor. Zaten test aracımızda bulunan ASTC'nin de bu konuda önemli yardımları oluyor. Maalesef otomobilin sürüşünde herşey güllük gülistanlık değil. Öncelikle kemikli ve belirgin vites geçişleriyle sportif bir tat veren ve Evolution gibi pist canavarı bir versiyonu bulunan Lancer'daki direksiyonun biraz daha net tepkiler vermesini beklerdik. Bunun yanında yol, rüzgar ve motor gürültülerinin kabine (özellikle yüksek hızlarda) fazlaca yansıyor olması yalıtımın da biraz zayıf olduğunu gösteriyor. Kabinde özellikle 100 km/s hızın üzerinde yüksek bir motor sesi duyuluyor. Bu da otomobilin daha iyi bir yalıtım kadar 6'ncı vites dişlisine de ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Yeni Lancer ülkemizde üç farklı motor seçeneğiyle sunuluyor. Test aracımızdaki 109 HP gücündeki 1.5 lt'lik ünite 5 ileri manuel ve 4 kademeli otomatik şanzıman seçenekleri sunarken 143 HP'lik 1.8 lt hacimli diğer üniteyse sadece CVT şazımanla alınabiliyor. Bunların dışında turbo motora sahip Evolution versiyonları da bulunan Lancer'ın dizel motor seçeneğiyse daha önce de olduğu gibi yine mevcut değil. En düşük motor seçeneği olarak sunulan 1.5 litrelik ünite, sportif tınısıyla keyif verse de performanstan çok yakıt ekonomisine odaklanıyor. Fabrika verilerine göre 0'dan 100 km/s'ye 11.6 saniyede ulaşan Lancer 1.5 M/T testlerimizde 11.13 saniyelik bir süreye imza atmış olsa da, sakin ara hızlanmalar bu otomobilin uzmanlık alanının performans olmadığını gösteriyor. Makul tüketimse Lancer 1.5'in bir avantaj olarak öne sürebileceği konuların başında geliyor. Testlerimizde 6.8 lt/100 km'lik bir tüketime imza atan otomobil, alıcıların tutumluluk beklentilerine zorlanmadan cevap verebilecek gibi görünüyor.
Baz Donanım: ABS+EBD, BA (fren yardımcısı), ön-yanperde havayastıkları, sürücü diz havayastığı, ISOFIX, uzaktan kumandalı merkezi kilit, klima, MP3'lü radyo-CD çalar, yol bilgisayarı, manuel yükseklik ayarlı sürücü koltuğu, tek dokunuşla açılabilen elektrikli ön ve arka camlar, elektrik ayarlı yan aynalar, orta kol dayama, far yükseklik ayarı, 16 inçlik çelik jantlar, arka sis farları.
Artılar: Süspansiyon konforu, sportif motor sesi, makul tüketim, diz havayastığı.
Eksiler: Malzeme kalitesi ve işçilik, frenler, bagaj yapısı, zayıf yalıtım, fiyat.
Otohaber Yorumu: Lancer'ın tasarımına diyecek hiçbirşey yok. Agresif bakışlara sahip olan otomobil bizce kompakt sınıftaki en iyi görünümlerden birini sunuyor. Ayrıca kabini geniş, süspansiyonları da oldukça konforlu. Peki köpekbalığı reklamlarıyla iddialı bir çıkış yapan Lancer bu özellikleriyle rakiplerini ısırabilir mi? Bizce Japon üretici, Lancer'ı Avrupalı ve köklü geçmişe sahip Japon modellerin karşısına çıkarmak istiyorsa biraz daha çaba sarfetmek zorunda. En azından pekçoğundan yüksek olan fiyatı karşılığında daha özenli bir işçilik, daha iyi frenler ve daha iyi bir yalıtım sunması gerekiyor. (2008)
Test Merkezi
Test: Mitsubishi Lancer 1.5 M/T
Mitsubishi Lancer için hazırlanan reklamlarda “Köpekbalığı Karaya Çıktı” ibaresi kullanılıyor. Peki rakip markalar bunu bir tehdit olarak mı algılamalı? Kararlı ve agresif bir ifadeye sahip olan bu yeni sedan
acaba çok satan rakiplerini ısırabilecek mi?
- 25 Mart 2011
Otomobil dünyasının en güvenilir bilgi kaynağı
Otomobil dünyasındaki tüm önemli gelişmeleri, doğru ve tarafsız şekilde okura ulaştıran otohaber dergisi yılda 12 sayı çıkan tek otomotiv dergisidir. Yıl boyunca çıkardığı birçok ek yayınla otomobil dünyasına dair her konuda okuruna zengin bir içerik sunar. Elektrikli ve hibrit otomobillerden safkan spor otomobillere, klasik ve antika taşıtlardan SUV ve crossoverlara uzanan zengin bir özel yayın çeşitliliği sunan otohaber dergisi ayrıca yıl boyunca gerçekleştirdiği test ve karşılaştırmaları da Test Yıllığı dergisinde bir araya topluyor.
e-Bülten aboneliğimize kayıt olmak için e-posta adresinizi giriniz.