Yıl 1990... Ailemizin ilk ve tek "0" km otomobilini bu tarihte satın almıştık. Metalik mavi bir Mazda 626... Otomobil kullanmayı onun direksiyonunda öğrendiğim için 626'nın bendeki yerinin apayrı olduğunu söylemeliyim. O dönemlerde ülkemizde pek fazla lüks model yoktu ve Mazda, bu otomobille önemli bir boşluğu doldurmuştu. Mazdalar satışa sunulduğu ilk andan itibaren müthiş ilgi çekmiş ve bu durum kısa sürede markanın pazar payına da yansımıştı. Sedan ve Hatchback karoser seçenekleri bulunan 90-91 model Mazda 323 ve 626'lar adeta satış rekorları kırmıştı. Mazdaları hem alanlar memnundu hem de satanlar. 1992 yılında sunulan bir sonraki 626 da başarılı satış adetlerine ulaşmıştı. Ancak alternatiflerin çoğalması ve daha sonraki nesillerin göze eskisi kadar hitap edememesi sebebiyle 90'lı yılların sonlarıyla birlikte Mazda'nın ülkemizdeki pazar payı hızla düşmeye başladı. Japon üretici şimdi Avrupa bağlantılı yeni bir oluşumla Türkiye'deki eski parlak günlerine geri dönmek istiyor. Bu yüzden yeni Mazda modellerine çok iş düşecek. 1990 yılı çıkışlı satış rekortmeni 626'nın dördüncü kuşaktan torunu yeni Mazda6 da onlardan biri.
Sunduğu konseptlerden de anlaşılacağı gibi Mazda tasarıma artık eskisinden daha fazla önem veriyor. 90'ların sonundaki sönük tasarımlı Mazdalar artık mazide kaldı. Zoom-zoom felsefesine geçişin ardından sunulan modellerin hemen hemen hepsinde görsellik ön planda tutuluyor. İlk Zoomzoom otomobili olan bir önceki Mazda6 da bizce gayet şık bir otomobildi. Bu yeni modelse ondan çok daha etkileyici çizgilere sahip. Otomobilin karoserinde (özellikle ön bölümde) Mazda konseptlerinden izlere rastlamak mümkün. Ülkemizde şu an için sadece 2.0 lt'lik benzinli motor ve Sedan karoser seçeneğiyle satılan bu otomobilin iç mekanına geçmeden önce fiyatına bir göz atmakta fayda var. Çünkü 59.900 YTL'lik başlangıç fiyatı 2.0 lt'lik bir sedan için oldukça rekabetçi. Ancak donanım listesini incelediğimizde bu rakam karşılığında sunulanların pek tatmin edici olmadığı görülüyor. Bazı rakiplerin standart olarak sunduğu opsiyonları da eklediğimizde Mazda6'nın fiyatı 70.000 YTL'nin üzerine çıkıyor. Oysa Mazda, geçmişteki 626 modelinde zamanının en iyi standart donanımını sunuyordu. Mazda6'nın kabini ne çok iyi ne de çok kötü. Ancak rakiplerde plastik kalitesine daha fazla önem verildiğini söylemeliyiz. D segmentindeki kalite standardı geçmiş yıllara göre oldukça yükseldi. Mazda6'nın kapı içlerindeki kaplamaların ve ön konsolun sol yarısında kullanılan sert plastiğin bu yeni standartların biraz gerisinde kaldığıysa bir gerçek.
Kolay kullanımlı klima kumandalarına sahip olan Mazda6, MP3'lü radyo-CD çalar üzerindeyse pek çok küçük düğme barındırıyor. Konsol ilk bakışta biraz insanın kafasını karıştırıyor. Ta ki direksiyon simidi üzerindeki kumanda grubunu keşfedene dek. Mazda; otomatik klima, müzik sistemi ve yol bilgisayarı ayarlarını basit kullanımlı tek bir merkeze toplamış. Sadece sol elin baş parmağını kullanarak klimanın sıcaklık ve üfleme ayarlarını yapmak, radyo frekanslarını değiştirmek ve yol bilgisayarındaki bilgilere ulaşmak mümkün. Mazda6'da kullanım alanları açısından özellikle ön bölüme odaklanılmış. Bardaklıklar, kapı içlerindeki bölmeler, eşya gözlü ön kol dayama ve direksiyonun solundaki küçük göz öndeki durumu kurtarıyor ancak arka bölüm bu konuda zayıf. Arka kapı içlerinde herhangi bir saklama bölmesine yer verilmemiş olması arkadaki yolcuların önemsenmediği izlenimini yaratıyor. Bu bölümdeki diz mesafesi yeterliyken, baş mesafesi sınıf standartlarını anca karşılıyor. Ön yolcu koltuğu da biraz yüksek konumlandırılmış ve yükseklik ayarı bulunmuyor. Bu da uzun boylu birinin başının tavanla temas edebileceğine işaret ediyor. Otomobilin bagaj hacminin kabin genişliğinden daha etkileyici olduğuysa ortada. Üçüncü stop lambasındaki küçük düğmeden açılan bagaj 519 litrelik bir hacme sahip ki; bu da Mazda6'nın sınıfının en geniş bagajlılarından biri olduğu anlamına geliyor.Geçtiğimiz hafta testini yayımladığımız Honda Accord'un sert süspansiyonlara sahip olduğunu belirtmiştik.
Mazda6'nın ondan çok daha sert bir otomobil olduğunu söyleyebiliriz. Tasarımdaki sportiflik otomobilin sürüş özelliklerine de aynen yansıyor. Süspansiyonlar özellikle bozuk zeminlerde çok sarsıntılı çalışıyor. Ayrıca bu sarsıntıların, kabinin bazı noktalarında ve direksiyon kolonunda tıkırtılara sebep olduğu görülüyor. Tüm bunlara ek olarak yol gürültüsü de olması gerektiğinden fazla duyuluyor. Rüzgar gürültüsüyse 0.27 Cd'lik sürüklenme katsayısı sayesinde oldukça azaltılmış. Ancak yine de bizce Mazda6'nın konforu üzerinde biraz daha çalışılmalı. Bunun yanında otomobilin dinamik bir sürüş karakterine sahip olduğunu söylemeliyiz. Sert süspansiyonlar ani manevralarda ve hızlı virajlarda Mazda6'ya pek çok rakip modelden daha iyi bir yol tutuş sağlıyor. Sürücüsünü yormayan Mazda6'nın görüş açılarının da çok iyi olduğunu eklemeliyiz. Mazda6'nın motor kaputunun altında sarsıntısız çalışan 2.0 lt'lik MZR benzinli motora yer verilmiş. 6500 d/d'de 147 HP güç üreten bu ünite test aracımızda 6 ileri manuel şanzımanla kombine edilmiş olsa da otomatik şanzıman opsiyonuna da sahip. Bunun yanında manuel, kemikli geçişleri ve belirgin vites yollarıyla sürüş keyfini oldukça arttırıyor. Ancak motor, alt devirlerde biraz isteksiz bir karaktere sahip. Yani anlayacağınız MZR pek çok atmosferik benzinli gibi üst devirleri daha çok seviyor. Mazda6, hızlanma, fren ve tüketim testlerimizdeyse gayet iyi sonuçlara imza atmayı başardı. Otomobilin 9.73 saniyelik 0- 100 km/s verisi (fabrika verisi 9.9 saniye), 38.8 metrelik fren mesafesi ve 8.2 lt/100 km'lik ortalama test tüketimi 2.0 lt'lik motora sahip orta sınıf bir sedan için gayet tatminkar.
Baz Donanım: ABS+EBD, acil fren desteği, TCS, DSC, önyan- perde havayastıkları, ISOFIX, uzaktan kumandalı merkezi kilit, yükseklik ve derinlik ayarlı hidrolik direksiyon, immobilizer, elektrikli camlar, manuel klima, dış ısı göstergesi, MP3'lü radyo-CD çalar, yükseklik ve bel destek ayarlı sürücü koltuğu, elektrikli yan aynalar, 16 inçlik alüminyum alaşım jantlar, halojen farlar, arka sis farı, manuel far yükseklik ayarı.
Artılar: Sportif karakter, tasarım, geniş bagaj, kullanışlı bilgi ekranı, görüş açıları.
Eksiler: Baz donanım, sert süspansiyonlar, yer yer düşük kaliteli plastikler, yalıtım.