Renault-Nissan CEO'su Carlos Ghosn'u en son Paris Otomobil Fuarı'nda heyecanla Renault modellerini tanıtırken görmüştük. Markanın elektrikli otomobiller konusundaki gelişmeleriyle gururlanmış olan Ghosn gibi, İstanbul Auto Show 2010'a katılan Nissan Başkan Yardımcısı Gilles Normand da Nissan modellerinin başarısını göstermek ve Juke'u İstanbul'a tanıtmak amacıyla buradaydı. Biz de fırsat bu fırsat Normand ile Nissan, Türkiye otomotiv sektörü, elektrikli otomobiller ve yenilikler üzerine konuştuk. Öncelikle oldukça sempatik bir Fransız olan Gilles Normand 4 dil konuşabiliyor. Tabii ağır Fransız aksanıyla konuştuğu İngilizcesi kulağa oldukça farklı geliyor.

Gilles Normand'a Nissan'ın yeni model yelpazesini ve yeniliklerini soruyorum.

Gururlandığını görmemek elde değil. Bu sırada aramıza Nissan Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu da katılıyor. Aynı ruh halini onda da gözlemliyorum. Normand, "İmaj ve tasarım olarak çok iyi bir yerdeyiz. Ekonomik ve emisyon oranlarında hassasız. Bu da Türk müşterisinin taleplerini karşılıyor. Kompakt crossover'ımız Juke çok kaliteli, ekonomik. Yeni Micra, şehir hayatında yine keyifl i olacak. Yeni bir altyapıyla donatıldı. Bu modellerimize çok güveniyoruz. Zaten Qashqai de bizim yıldızlarımızdan biri" diye cevaplıyor. "Qashqai başarısıyla bir üniversite tezi olur" diye ekliyor.

Türkiye'nin bir sedan pazarı olduğunu ve bu konuda ne tür yeniliklerinin olacağını sordum Normand'a:

"Yeni bir sedanımız olacak tabii ki. Bunun da Türkiye'de satılacağı muhtemel tarih 2012'nin ilk çeyreği olacak. Herşey kademe kademe olacak. Rekabetçi bir sektör, çok iyi bir network ve pazarlama stratejinizin olması lazım. Bu bizde de var. Nissan'ın dünya otomotiv pazarındaki payı yüzde 5.7 iken Türkiye'deyse 1.5 civarında. Daha çok yol almamız lazım. Bunu bu yıl 1.8'e çıkartmayı planlıyoruz. Geçtiğimiz yıl dünya çapında 3.5 milyon araç sattık. Türkiye'de 12.000 civarındayız. Yani yolumuz uzun. Çok genç bir nüfus var" diye cevapladı Normand.

Peki elektrikli otomobillerle ilgili gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce elektrikli otomobiller otomotiv sektörünün ana teması olur mu?

Renault-Nissan ortaklığı elektrikli otomobillerde dünya lideri olmayı hedefl iyor. Pil ömrü, şarj konuları ve diğer konularda bu ortaklığın ciddi yatırımları var. Teknoloji hazır, müşteriler hazır, başlamanın tam zamanı. 2020'de satış rakamları çok daha yüksek olacak. Dünyanın birçok ülkesinde yaptığımız araştırmalarda sorumuz şu oldu: Benzinli otomobillerle aynı fiyatta olan elektrikli otomobil alır mısınız? Evet cevabı verenler sadece yüzde 10. Kullanıcıların yüzde 80'i günde 100 km'nin altında yol yapıyor.

"Avrupa'da elektrikli otomobillere ciddi teşvikler var" diye ekliyorum...

Evet ciddi teşvikler alıyoruz. Ürdün'de geçtiğimiz günlerde bir anlaşma yaptık. Amerika'da da ciddi indirimler var. Tabii bunlar başlangıç için teşvikler. Sürekli olmaz. Hibridler önemli fakat elektrikliler 0 emisyonlu. Tabii burada elektriği nereden ürettiğiniz önemli. Kömürden üretiyorsanız bir taraftan kirletirken diğer taraftan temiz tutuyorsunuz. Nissan Leaf bu konuda tüm hibridlerden önde.

Dizel motorlu otomobillerin potansiyeli ne olacak?

Ekonomi, özellikle Türkiye'de çok önemli. Burada temiz enerji üretmek de önemli. Rüzgar milleri önemli. Ürdün'de doğal kaynak yok deniyor. Tamamen yanlış. Güneş enerjisi en temiz kaynaklardan biri. Dizeller de enerji konusunda sıkıntılı ülkelerin ekonomi ihtiyaçlarına cevap verecek.

Batarya ömürleriyle ilgili gelişmelerden bahseder misiniz?

Şu anda konvansiyonel otomobillerdeki en önemli parça ne "motor". Peki elektriklilerde: Pil. Pillerde şimdilik yüzde 80'lik yeniden şarj edilebilirlik var. Biz bu parçaları üretiyoruz, geliştiriyoruz. Belki gelecek dönemde pil değişimleri dahil yapılabilir.

Peki Türkiye'nin güneş enerjisi potansiyeliyle ilgili neler düşünüyorsunuz?

Fuarın basın gününde yağan yağmuru ve fuar alanında çatıdan damlayan suları tutmak için konuşlandırılan kovalar aklımıza geliyor ve Normand patlatıyor espriyi. "Eğer güneş enerjisiyle ilgili yatırımı bugün yapacak olsaydım, bu yağmurla işimiz çok da kolay olmazdı".

Renault Türkiye'de tamamen bir Türk markası gibi algılanıyor. Nissan ile ortaklık sizi de farklı bir yere getirebilir mi? Türkiye'de üretim yapma düşünceniz var mı?

Normand bu soruya biraz düşünerek yanıt veriyor."Türkiye'de satılan araçların neredeyse yarısı Türk üretimi. Türkiye önemli bir üretim üssü.Olasılıkları konuşuyoruz, henüz kesin bir plan yok. Nissan Juke'u İngiltere'de üretiyoruz. Hindistan fabrikamız var. Yatırım yapma düşüncemiz olabilir".

2011 yılını Türkiye ve dünya olarak nasıl öngörüyorsunuz?

3 ay önce biz de bunu bu konuda ciddi tartışmalarda bulunuyorduk diyor Normand. "Fakat her şey hızlı değişiyor. Türkiye için belki rekor bir yıl olacak bu yıl. Avrupa için de iyi bir yıldı. Gelecek yıl büyük bir kriz ortamı olmazsa, Avrupa'da küçük bir düşüş bekliyoruz. Türkiye'nin Avrupa ile ilgili ciddi ilişkileri var, konum olarak önemli ve gelişen bir ülke. Yani marketin büyümemesi için hiçbir sebep yok.

Söyleşinin sonunda kayıt cihazımı İlkim Sancaktaroğlu'na uzattım ve bu yılı, Qashqai'yi sordum.

"Qashqai artık Türkiye'nin otomobili oldu. Pazardan fazla büyüyoruz. Juke ne kadar gelirse o kadar satacak. Türkiye şu ana kadar toplam 14.000 Micra satılırken Qashqai birkaç yılda 14.000'i aştı bile. İlk parti gelen Micra kadar sattık şimdiden. Bana artık gemici demeye başladılar" diyor. Çünkü söylediğine göre son günleri sürekli gemilerden gelecek otomobilleri takip edip satmakla geçiyormuş. Sancaktaroğlu'nun son sözleri "ufak bir düzenlemeyle bir milyonu aşarız" oldu.