Park halindeki aracıma yolda seyreden bir araç çarparak ciddi anlamda hasarlanmasına neden oldu. Kaskom olduğu için şirketime müracaat ederek aracımı tamir ettirdim. Aracımın tamirinden memnunum, yetkili servisinde yaptırdım ve iyi oldu denebilir. Her ne kadar sigorta şirketi hasarımı ödese de aracımın değerinin azaldığını düşünüyorum. Çünkü birçok yeri doğrultuldu, değiştirildi, boyandı. Bu doğru değil mi? Bir zararım var. Bu durumda ne yapabilirim?
Sayın Adnan Egemen;
Evet haklısınız. Ne kadar yetkili serviste hasar onarımınız yapılsa da ve bu onarımın kalitesi mükemmel olsa da aracınızın ikinci el değeri ne yazık ki hasarsız olan eşdeğerine göre daha düşük olacaktır. Bu değer düşüklüğü aracınızdaki hasar onarımının büyüklüğü ve onarımın kalitesiyle orantılıdır. Şöyle ki; ön çamurlukların boyanması ve/veya değiştirilmesinin aracın değerinin düşmesinde fazla etkisi yoktur ama aynı şeyi arka çamurluklar için söylemem mümkün değildir. Tavanın sadece boyanması dahi aracın takla attığı düşüncesiyle hasarın büyüklük derecesi hakkında ciddi şüpheler uyandırır. Bu nedenle tavanın boyanması o aracın değer kaybında önemli bir etkendir. Fakat bunun yanında kasko sigortası; rizikonun yani hasarın gerçekleşmesi durumunda sigorta ettirilmiş araçta meydana gelen zararın karşılanmasını amaçlamaktadır. Kısaca söylemek gerekirse; kasko sigortası araçtaki değer kaybını teminat altına almamıştır.
Böylelikle değer kaybı için sigorta şirketine başvuramazsınız. Ancak değer kaybı için aracınızda hasara neden olan karşı tarafa, araç sahibine/ işletenine başvurmanız mümkündür. Tabi bunun için değer tespiti ve tazminat davası açmanız gerekecektir. Değer tespiti için bazı ön şartlar vardır. Bunlar; Karıştığınız trafik kazasında karşı tarafın kusurlu olması gerekir veya kusur nispetinde talepte bulunabilirsiniz. Aracınızdaki kaza sonrası hasarlanmış parça ve kısımların daha önce hasarlı olmamış yani hasar onarımı yapılmamış olması gerekir. Yani daha önce doğrultulmuş, macunlanarak boyanmış bir çamurluk veya önden hasarından dolayı doğrultulmuş şasi kolları aracın önden darbe aldığının işaretidir. Silecekler, farlar, camlar, stoplar, jantlar, tamponlar gibi boya ve/veya doğrultma gerektirmeyen yedek parçalar ve kaporta aksamı için değer kaybı uygulanmaz. Bu sebeple hasarın belirtilen parçalar dışındaki parça ve aksamlara sirayet olması gerekmektedir.
Aracınızın karşılaştığı trafik kazası sonrası şayet yukarıda sayılı şartlar oluşmuşsa ve aracınızın değerinin azaldığını düşünüyorsanız, hukuk mahkemelerine dava açarak önce değer tespiti yaptırmanız ve arkasından sizin aracınıza bu türlü hasara yol açan aracın işletenine ve/veya sürücüsüne dava açabilirsiniz. Önce mahkemenin atayacağı bilirkişi aracınızı inceleyerek aracınızdaki hasarın boyutu ve sözkonusu trafik kazasında zarar görmüş, değişmiş, onarılmış parçaları tespit eder ve devamında araçtaki değer kaybını belirler.
Her ne kadar yukarıda aracınızdaki değer kaybı için kasko sigortası şirketinin herhangi bir sorumluğunun olmadığını belirtmemim yanında bazı sigorta şirketleri bu hususta teminat vermişlerdir. Bu verilen teminatı sigortalıya verilen poliçede ek teminatlar bölümünde "hasar sonrası değer kaybı teminatı" şeklinde belirtilmiştir. Şayet poliçenizde böyle bir teminat varsa yukarıda yazdıklarım sizin için geçersizdir. Sigorta şirketinize başvuruda bulunabilirsiniz.
Not: Sadece tavanın boyanması dahi aracın takla attığı düşüncesiyle hasarın büyüklük derecesi hakkında ciddi şüpheler uyandırır. Bu nedenle tavanın boyanması o aracın değer kaybında önemli bir etkendir.