Deloitte, Türkiye Otomotiv Sektöründe 2017 Yarıyıl Gündemi analiz raporunu yayımladı.
Rapora göre, 2016'da ortaya çıkan negatif makroekonomik tablo ve bu tablo ile oluşan sektörel durgunluk hala devam etse de otomotiv sektörü, 2017'de de ihracat şampiyonu pozisyonunu koruyacak.
2017'nin ilk altı ayında, 2016'nın aynı dönemine göre otomotiv ihracatı yüzde 28,5 artarak 714 bin adet olarak gerçekleşti. Toplam ihracat değeri ise yüzde 22,1 artarak 14,5 milyar dolar seviyesine ulaştı. Otomotiv sektöründen 2017'de elde edilen ihracat gelirinin ise 26,5 milyar dolar seviyelerinde olacağı tahmin ediliyor.
Otomotiv dünyası ortak kullanımlı otonom araçlara doğru evriliyor
Kısa vadeli ekonomik durgunluğun otomotiv sektörüne etkisi göz ardı edilmezken, uzun vadede otomotiv sektöründe hızlı bir dönüşüm ve dinamizmin geleceğe hakim olacağı öngörülüyor.
Sektörün geleceğine şekil verecek otonom (sürücüsüz), elektrikli, internet bağlantılı ve paylaşımlı kullanılan araçlara geçiş çok uzak değil. Teknoloji şirketlerinin girişimleri ve büyük otomobil devlerinin yatırımları, otomotiv dünyası için hızlı bir değişiminin habercisi olacak.
Mobilitenin geleceği yeni bir ekosistem modeli ve farklı iş yapış şekilleri ile benzersiz bir noktaya doğru kaydı. Bir önceki mobilete kayması 1890'larda motorlu araçların yollarda boy göstermesi ile başlamıştı.
Benzer bir kırılma noktasına; şehirlerde otonom araçlar, akıllı telefonlar sayesinde trafikte geçen zamanın ve harcanan paranın tüketiciler tarafından çeşitli şekillerde optimize edildiği ve otomotiv devlerinin kendilerini mobilite hizmet sağlayıcısı olarak görmeye başladığı bir döneme girerek hızla yaklaşılıyor.
Daralmanın büyüklüğünü kur ve faiz oranları belirleyecek
Raporda açıklamalarına yer verilen Deloitte Türkiye Tüketim ve Endüstriyel Ürünler Endüstrisi Lideri Özkan Yıldırım, pazardaki daralma eğiliminin 2017 yılının ikinci yarısında da benzer şekilde devam edeceğini belirtti.
Türkiye otomotiv toplam pazarının, yılın ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,96 daraldığını aktaran Yıldırım, "Yıl genelinin ise bir önceki yıla göre toplamda yüzde 8-10 civarı daralma ile kapanacağını öngörüyoruz. Daralmanın büyüklüğünü kur ve faiz oranları belirleyecek. Sınırlı bir bantta hareket etmeye başlayan kurların tüketiciler tarafından olumlu algılanma ihtimali söz konusuyken; şirketlerin pazar paylarında ise piyasaya sunulacak yeni modellerin ve tüketicilerin daha düşük donanımlı giriş paketlerine doğru yönelmelerinin etkisi olacak." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA