otohaber_logo
Haberler
Güle Güle V8, Hoşgeldin V6
Renault, FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda 2014 yılından itibaren uygulanacak yeni standartları göz önüne alarak turbo beslemeli, direkt püskürtmeli ve enerji dönüşümlü yeni V6 motorunu tanıttı.
Güle Güle V8, Hoşgeldin V6
Dünyanın en pahalı spor organizasyonlarının başında gelen Formula 1 yarışları için, 2014 senesinde uygulamaya girecek olan yeni standartlarda, yakıt tüketimini ve emisyon değerlerini azaltmak için alınan kararlar kuşkusuz markaların kaderini etkileyecek. Yapılacak bu değişikliklerde ise en büyük pay motora ait. İşte bu yeni standartları kapsayan Renault'nun Energy F1 isimli V6'sı artık gün ışığına çıktı.
Energy F1'in silindir hacmi 1.6 lt ve silindir başına 4, toplamda ise 24 supap bulunuyor. Gücü ise 15000 d/d'de 600 HP olacak. 2.4 lt'den 1.6 lt'ye düşürülen silindir hacmiyle birlikte V8'in yerini V6 alırken aradaki güç farkı ise turbo, direkt püskürtmeli yakıt sistemi, enerji dönüşüm haznesi, MGU, MGU K isimli ek sistemlerle karşılanacak. Energy F1'in en büyük yeniliği olan turbo, günümüzde downsizing, yani "küçük" hacimden "büyük" güç elde etme mantığının en önemli parçalarının başında geliyor. Egzoz gazlarının oluşturduğu döndürme kuvvetiyle emme kanalına giren havanın dolgusunu arttırarak hava-yakıt karışımının verimini yükselten turbo sayesinde, ufak hacimden yüksek güç elde ediliyor.
Turbo beslemelerde bulunan "turbo boşluğu" sorunu ise atmosferik V8'den turbo V6'ya geçen ve 15000 d/d'ye kadar çıkan bir motorda daha fazla karşımıza çıkıyor. Ancak Renault takımı, turbo boşluğu sorununu çözmek için yeni bir wastegate'e ek olarak MGU-H'ı da geliştirdi. Bu sistemde türbin kanalları, sürekli çevrimi sağlamak için enerjiyi depoluyor. Ardından bu enerjiyi, jeneratör gibi kanatçıkların çevriminde kullanıyorlar. Bu sayede turbonun devri, motora uyum sağlıyor. DI yani "Direkt Püskürtme" (Direct Injection) sayesinde, yanma odasına püskürtülen yakıt, yanma verimini arttırıyor. Yakıt basıncı ise 3.5 Bar'a kadar çıkabiliyor. Energy F1'de görev yapan MGU-K ise, motorun çalışması sırasında dönen krank milinin yavaşlama sırasında oluşturduğu kinetik enerjiyi depolayarak biriktiriyor. Bu enerji, elektrik olarak aracın ihtiyacını karşılıyor.
Bir diğer parça da, yaklaşık 2 yıldır kullanılan MGU. MGU, frenleme veya yavaşlama anında tekerleklerde oluşan ısıyla birlikte kinetik enerjiyi biriktirerek saklıyor. MGU ve MGU-K'nın biriktirdiği kinetik enerji ise ERS isimli Enerjinin Geri Kazanımı isimli bir aküde birikiyor. ERS'te biriken enerji, günümüzde de kullanılan KERS ile karşılaştırıldığında, etkisinin yaklaşık 10 kat daha fazla olacağı belirtiliyor. Yeni Energy F1'in temel özeliklileri bu şekilde, ancak test aşamasının devam ettiğini düşünürsek, Fransız üreticinin çeşitli iyileştirmeler yapması da kaçınılmaz.

LEGO GİBİ OTOMOBİLLER
Günümüzde kullanılan platform kardeşliklerinde motor, şanzıman ve diğer yürüyen aksamla birlikte, onları destekleyen çelik traversler ortak kullanılırken, Renault ve Nissan tarafından ortaklaşa geliştirilen CMF (Common Module Family) yani Ortak Modüler Grup teknolojisinde, daha fazla parça kullanılacak. Bu yeni platformu 4 bölümde incelersek; öncellikle motor, şanzıman ve diğer yardımcı sistemler bir kısımda yer alıyor. İkinci kısımda kokpit ve koltuklar bulunurken diğer bölümde ise aracın arka aksı, süspansiyonlar ve diğer ekipmanlarla birlikte alt taban saçları yer alıyor. Son parçada ise; ön aksı taşıyan ve karosere bağlayan travers üzerinde süspansiyonlarıyla birlikte ön aks bulunuyor. Egzoz emisyon sistemi parçaları, yakıt deposu ve benzeri parçalar da yine CMF'de yer alacak. Bu zenginleştirilmiş platform sayesinde parça maliyetinde yüzde 30, iş geliştirme ve üretim maliyetlerinde ise yüzde 40'a varan ekonomi yapılması planlanıyor.
Bu modellerde kullanılacak ortak parçalar sayesinde, üretim aşamasından satış sonrası hizmetlere kadar çok fazla avantaj sağlanması planlanıyor. Başlangıçta Nissan'ın Rogue, Qashqai ve X-Trail modelleriyle 2013'te yollara çıkacak olan CMF platformunu, Renault'da ise Espace, Scenic ve Laguna'da, 2014'ten itibaren göreceğiz. Başlangıçta kompakt ve orta sınıf modellerde görev yapacak olan bu teknik uygulama, sonraki etapta B segmentinde bulunan Nissan Micra ve Renault Clio'da da yer alacak ve 2020 yılına kadar 10'dan fazla ülkede ve 5 kıtada üretilen modellerde olacak. Sonuçta Lego'nun parçaların birleşmesiyle ev, tren veya uçak yapar gibi bu platformu üzerinden bir MPV, sedan ya da crossover da görebileceğiz.

RENAULT SPOR F1 BAŞKANI
Önümüzdeki seneden itibaren F1'deki en büyük zorluklardan bir tanesi, enerji verimliliğini ve yakıt tasarrufunu en üst düzeye çıkarmak olacak. Buna paralel olarak, F1 araçlarından beklenen gücü ve performansı da korumak gerekiyor.
Renault, söz konusu teknolojiyi Energy serisi ile otomobillerde kullanırken, buna Energy F1 ismini verdi. Çünkü Clio'dan, bizim yarış departmanımıza kadar tam bir seri oluşturuldu.
Soldan sağa doğru Eski Formula 1 şampiyonu Alain Prost, Renault Sport F1 Başkanı Jean-Michel Jalinier, Proje sorumlusu Pierre-Jean Tardy ve teknik sorumlu başkan Rob White yer alıyor.

Diğer Haberler

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.