Teknolojide özellikle son 20 yılda yaşanan baş döndürücü gelişim, şehirlerin giderek daha kalabalık hale gelmesi ve belki de her şeyden önce çevrecilik bilincinin ön plana çıkması, bugüne kadar kullandığımız otomobillerin de köklü bir değişime uğramasına sebep oluyor. Bazı şehir merkezleri öylesine kalabalık ki, bir süre sonra uzunluğu 4 metreyi aşan otomobiller bu bölgelere giremeyecekler. Eskiden büyük ve güçlü otomobiller makbulken, artık minimumdan maksimumu elde ettiğimiz kısaca daha verimli otomobillere ihtiyaç duyuyoruz. Frankfurt Otomobil Fuarı'nda sergilenen modeller arasında biri vardı ki verimlilik kelimesinin anlamını belki de tam 12'den vuruyor! Sözünü ettiğimiz model Peugeot BB1. 2.50 metrelik uzunluğuyla orta boy bir motosikletten çok da uzun olmayan BB1, buna karşılık 4 kişilik bir iç mekana ve bir otomobilden beklediğimiz gibi 4 tekerleğe sahip. Peugeot'nun 1905 ve 1912 yılları arasında ürettiği ve ilk küçük otomobillerden biri olarak kabul edilen Peugeot Bébé modeline atıfta bulunmak için BB1 adını taşıyan konseptin şüphesiz en can alıcı noktası, aracı yönlendirmek için klasik bir direksiyon simidi yerine bir motosiklet gidonuna sahip olması. Mikro boyutları sayesinde 3.50 metre gibi motosikletleri kıskandıran bir dönüş çapına sahip olan araçta görev yapan ve Michelin ile birlikte geliştirilen toplamda 20 HP gücündeki elektrik motorları, koltukların altındaki lityumiyon aküler sayesinde 120 km'lik menzil sunuyorlar. Tasarımı ve bünyesindeki teknolojilerle bugün ve hatta yarın için fazlasıyla cesur ve seri üretimden uzak bir model görünümündeki BB1, aslında genel özellikleri dikkate alındığında hepimizin ihtiyacı olan bir şehir kurtarıcısı. Bu araca hayal diyenlere, smart'ın ilk konsept hali tanıtıldığında yapılan yorumları hatırlatmalıyız.