Elektrikli otomobil yenilikleri ardı arkasına devam ederken Audi’nin elektrikli otomobilleriyle tanışmamız zaman aldı. Alman üretici, e-tron, e-tron sportback ve e-tron GT modelleriyle çeşitli beklentilere cevap verirken bizim ilk elektrikli Audi testimiz ise markanın bu alandaki ilk seri üretim modeli e-tron oldu.
Audi’nin ilk seri üretim elektrikli otomobili e-tron’da sıra dışı bir tasarım anlayışı yerine alışıldık SUV çizgilerine yer verildiğini görüyoruz. Bununla birlikte tasarımda elektrikli olduğuna işaret eden detaylar da fark ediliyor. Öncelikle ilk fark ettiğimiz detay ön panjur oluyor. e-tron’un iri ön panjurunda hava girişi olmadan kullanılan kapalı tasarımı elektrikli otomobillerin ortak yönlerinden. Otomobilin havalandırma sistemi ve taze havaya ihtiyaç duyan parçalar için tampon altı ve kenarlarında hava yönlendirme kanalları kullanılmış. Sürücü tarafındaki ön çamurluk üstünde bir kapak olduğu da fark ediliyor. Elektrikli olarak açılıp kapatılabilen bu kapağın arkasında şarj girişi yer alıyor. Aynı yapıdaki girişin diğer ön çamurlukta da yer aldığını görüyoruz. Bu şarj girişlerinden biri açıkken diğeri kapalı durmak zorunda. Çünkü iki farklı tipte şarj girişi bulunuyor.
Otomobilin profilinde Audi’nin içten yanmalı motorlu SUV’larının ortak tasarım çizgileri çok net şekilde fark ediliyor. Kaslı çamurluk tasarımı haricinde genel olarak sade göründüğünü söyleyebiliriz. Şimdilik fiyat listesinde e-tron olarak yer alan otomobil makyajla birlikte Q8 e-tron ismiyle yoluna devam edecek.
Arkada tek parça bir ışık imzası olarak görünen LED stoplarla modern bir görünüm elde edilmiş. Arka tamponda elbette egzoz çıkışları yok ama o noktada beklenen tasarım öğesi olarak ızgara tipinde bir tasarım detayı kullanılmış. Elektrikli bagaj kapağının ardında 555 litrelik bir yükleme hacmi sunuluyor. Koltuk sırtlıkları yatırılınca bu bölüm 1664 litreye genişliyor.
Arkada üç yetişkin yolcunun rahat edebileceği kadar geniş bir yaşam alanı sunuluyor. Bagaj içerisinde başlayan özenli işçilik arka yaşam alnında da devam ettirilmiş. Kullanılan malzemelerin de üst düzey kalitede olması e-tron’u değerli hissettiriyor. Arkadaki yolcular için de ayrı bir klima sistemi sunulurken dokunmatik bir panel kullanılmış.
Ön koltuklara geçtiğimizde yüksek oturma pozisyonuyla karşılaşıyoruz. İri otomobilin geniş cam yüzeyleriyle de bu yüksek sürüş pozisyonu birleşince trafiğe hakim olmak çok kolay. Öndeki yaşam alanında da özenli işçilik ve kalite malzeme ile karşılıyoruz. Genellikle elektrikli otomobillerde çok cesur, yenilikçi ve içten yanmalı otomobillere göre daha özgün tasarım öğelerine karşılık e-tron’un ön konsolunda daha alışıldık bir tasarım bizi karşılıyor. Bu sayede aslında elektrikli otomobile alışma süreci de kolaylaştırılmış. Aradığım her kontrole rahat şekilde ulaşıyorum. Multimedya ekranı altında bir de kişiselleştirilebilen dokunmatik kontrol paneli yer alıyor. Her üç dijital ekranın çözünürlük ve menü içeriği gibi konularda başarılı olduğunu da söylemeliyiz.
Elektrikli otomobillerin sessiz sürüş yapıları önemli bir konfor avantajı sağlarken e-tron’un başarılı ses yalıtımı sayesinde rüzgar gürültüsü ya da lastik gürültüsü de kabine yansımayarak konforu üst seviyeye taşıyor. Aynı oranda süspansiyon ve direksiyon sistemleri de konfor öncelikli yapılarıyla sürüşü konforlu ve keyifli bir hale getiriyor. Audi’ye özgü dinamik yapıdan da ödün verilmediğini ani ağırlık değişimleri ve hızlı dönüşlerde hemen anlıyoruz. Otomobil çok güvenli ve keyifli bir sürüş dinamizmi sunuyor. Dört tekerlekten çekişli olan e-tron, Audi’nin quattro sistemiyle donatılmış. Bu da güvenli ve akıcı bir sürüşü destekliyor.
Fiyat listesinde sadece e-tron 55 quattro olarak yer alan otomobilin 300 kW güç ile birlikte 664 Nm gibi etkileyici bir tork sunduğunu görüyoruz. Hızlanma konusunda ise 5,7 saniyede 0-100 km/d fabrika verisiyle bir spor otomobil performansı sunan e-tron 55 quattro’nun maksimum hızı 200 km/s olarak açıklanıyor. e-tron test ölçümlerinde sözünü tutan otomobiller arasında yerini aldı. 0-100 km/s hızlanma testinde fabrika verisiyle aynı olan 5,7 saniye kayda geçti. 60-100 km/s hızlanma verisi 2,6 saniye, 80-120 km/s hızlanma verisi ise 3,3 saniye olarak karşımıza çıkan e-tron 55 quattro, SUV sınıfının hızlı modellerinden biri olduğunu göstermiş oldu. Bu noktada e-tron’un boş ağırlığının 2595 kg olduğunu da hatırlatmalıyız. 39 metrelik 100-0 km/s test sonuçlarında ise 22 inçlik büyük jantların üstündeki kış lastiklerinin etkisi var.
Zemine yerleştirilen lityum-iyon batarya ünitesinin brüt kapasitesi 95 kWh, kullanılabilir net kapasitesi ise 86 kWh. Bu da fabrika verilerine göre 399 km’lik menzil iddiası sağlarken, e-tron ile geçirdiğimiz sürede yaklaşık 320 km’lik menzille yol aldığımızı da söyleyelim. Rotamızda şehir içi ile otoyol kullanımlarının da olduğu da göz önünde bulundurulursa makul olarak değerlendirilebilir. Fabrika verilerine göre ortalama enerji tüketimi 24,8 kWh/100 km olarak belirtilirken bizim ortalama test tüketimimiz de benzer bir değer olan 25,1 kWh/100 km olarak kayda geçti. Genel olarak değerlendirdiğimizde günlük rutinde ortalama 60 km mesafe kat eden normal bir kullanıcının 5 günden önce şarj istasyonuna uğramasına gerek kalmayacaktır. Şarj süresinin de önemli konuların başına geldiğini unutmadan e-tron 55’in 150 kW’lik şarj gücünü desteklediğini ve yaklaşık 30 dk’da bataryalarını yüzde 5’ten 80’e doldurabildiğini de söylemeliyiz. AC tipi şarj noktalarında ise 0’dan 100’e ulaşması için yaklaşık 285 dakika gerekiyor.
Özetle Audi’nin ilk elektrikli otomobiliyle olan tecrübemizde, markanın kendine özgü sürüş güvenliği, dinamizmini bulurken, çok ileri noktada bir konforla tanışmış olmak markanın genlerinden ödün vermeden de elektrikli dönüşümün olabileceğini gösteriyor.
Yazı: Koray Kodal
Fotoğraflar: Ersan Sezer